Koh..Tai dilinde ada demek, Samui adasıyla başlamak istedim, çünkü burası Pıtırcanla benim yeni hayatımızın başladığı noktanın ta kendisi:) Balayı için nereye gideriz, Avrupa mı olur, Uzakdoğu mu? Daha mi uzak 🙂 ? diye çok kafa yorduk ama araştırmacı ruhum,iyi ki de “bu adada hayat var, klasik olmayın! herkes gibi roma’ya maldivlere, paris’ gitmeyin” diye için için seslenmiş, yoksa bu eşsiz güzelliği yaşayamayacaktık.
Bu kadar uzağa gitmeye karar verince “kendi başımıza olmaz, prof. bir yardım gerekli bize” dedim ve iyice araştırdım. Balayı seyahatimizi WTS ile gerçekleştirdik. Yönlendirmeleri, tavsiyeleri çok isabetliydi, en güzel oteli seçmemiz de gerçekten çok yardımcı olan Barış’a burdan teşekkürlerimi iletiyorum tekrardan:) Biletlerimizi Emirates ile Dubai aktarmalı Bankong olarak ayarladık. Hiç bir aksaklık yaşamadan, İstanbul’dan 4,5 saatlik uçuşlar önce Dubai’ye vardık. Bekleme süremiz o kadar azdı ki, uçaktan inip Bankong uçağına yetişmemiz bir oldu diyebilirim. Burdan da yaklaşık 5,5 saatlik bir yolculukla Tayland’a vardık. Bu arada inanılmaz önemli bir detayı vermek istiyorum, biz İstanbul’dan verdiğimiz bavullarımızı ilk kez Samui’de aldık, bavullarımız her uçuşla beraber transit olarak adaya kadar ulaştırıldı, ve bizim hiç bavul taşıma derdimiz olmadı:)
Bankong’a indiğimizde sabah 6 civarıydı ve hava yağmurluydu, bu tabi bizim için büyük hayal kırıklığı yaratmıştı, takii sigara içmek için dışarı çıkana kadar!
Hayatımda hiç bu kadar nemli ve sıcak bir havayla yüzleşmediğimden, nefes alamayacağım korkusuyla aynı hızla içeri kaçtım, daha iç hatlara geçip, Samui için uçağımızı beklemeye koyulduk.
Samui için vize gerekmiyor, ancak dış hatlardan iç hatlara girerken alana ait özel bir evrak dolduruyorsunuz ( giriş- çıkış kartı) ve dönüş yolculuğuna kadar buna sahip çıkıyorsunuz!!
Bankong havaalanı çok büyük! ( Dubai için yorumlarımı dönüş yolculuğuna saklıyorum:), 5-6 katlı, ve her katın kendine ait kocaman freeshop’ları var:) fazla vakit geçirmek keseye zararlı olabilir:)
Havaalanın içinde bir çok yerde kocaman yerel buda heykelleri ve mabetler vardı, yani daha havaalanında o mistik ve gizemli uzakdoğu atmosferine kendimizi kaptırmıştık bile..
Buarada adaya Tayland’ tan feribotla da ulaşmak mümkün, belki denemek isteyen olur:)
45 dakikalık bir uçuştan sonra adaya vardığımıza hayatımızda göreceğimiz en güzel ve en küçük havalanıyla karşılaştık:)
Havalimanı adanın en canlı bölgelerinden biri olan Chaweng’e ve otelimize çok yakındı.
Bizi karşılayan yerel rehberle beraber otelin yolunu tuttuk, yol kenarları teneke barakalar, eski tip arabalar ve tamiranelerle dolu, ama itiraf edeyim hayatımda bu kadar palmiye ağacını ve yeşilin bu tonunu hiç görmemiştim. Hayranlıkla etrafı izlerken 15 dakika içinde otelimize vardık.
Rehber kız yarın sabah 10:00’da ada turu için bizi otelden alacağını, buna ek olarak akşam 21:00’de Türk bir rehber’in bizi otelden alarak ada hakkında gelen bilgilendirmeler yapacağını iletip, yanımızdan ayrıldı:)
Pinkkleo 